Efsanelerin dağı İDA dağı yani Kazdağları yeni bir turizm destinasyonuna imza attı. Kazdağları’nın 836 rakımlı Şahinderesi Kanyonu’na yapılan cam seyir terasında Kazdağlarımızın; zenginliğini ve güzelliğini en iyi şekilde tanıtmayı hedefliyor.
11 Kasım günü otele giriş sonrası yönümüzü Kaz dağları’na çevirerek; Kızılkeçili Köyün’den başlayan; Sütüven Şelalesi, Hasanboğuldu, Beyoba Köyü, Zeytinli ve tekrar Kızılkeçili’ye ulaştığımız bir rota da yürüyüş yaptık.
Eşsiz doğa manzarası ile yol boyu zeytin hasadı yapan teyzeleri selamladığımız, temiz hava, ve bol oksijen eşliğinde geçen güzel bir yürüyüştü. Bu yürüyüş sırasında; efsanelere ev sahipliği yapmış olan İda Dağı’nın hikayesini, Hera, Afrodit ve Athena’nın aralarında yapılan tarihin ilk güzellik yarışmasını, Kral Pramidos’un oğlu Paris’i Kaz Dağlar’ında ölüme terk ettiğini, Paris’in burada yarı insan yarı Tanrı olarak büyüdüğünü, Zeus’un bu dağda doğduğunu ve ünlü Truva Savaş’ını buradan izlediğini ve Hasanboğuldu’ya geldiğimizde; ova köylerinden Hasan ile dağ köylerinden Emine arasında geçen hüzünlü aşk hikayesini bizlere yaklaşık 18 km’lik rotamız boyunca eşlik eden, aynı zamanda konaklama yaptığımız İda Natura Life Style Butik Otel’in sahibi Ali Canlı’dan dinledik.
Balıkesir Edremit ilçesine bağlı, Türkiye’nin en güzel cennet köşelerinden biri olan Akçay, dinlenirken tatil yapmanızı sağlıyor. Edremit İlçe merkezine 8 km uzaklıkta olan, her yıl on binlerce turistin tatil hayallerini gerçeğe taşıyan gerçek bir huzurdan bahsediyoruz. Akçay tertemiz havası, bol oksijeni, doğası, mavisi ve yeşili ile sizleri kucaklıyor. Tüm tatilcilerden tam puan alan Akçay nerede? Diyorsanız, Kazdağları’na Akçay Deresi’nden dökülen beyaz mermerlerden dolayı Akçay adını alarak, Edremit’e bağlı Türkiye’nin doğal kalan ender cennetlerinden olduğunu söyleyebiliriz. Akçay nüfusu 20 bin olup, turizm sezonunda 100 – 150 bin seviyelerine ulaşmaktadır.
Kaz Dağı (Kazdağları, Kaz Dağları ya da İda Dağı) Türkiye’nin en önemli oksijen kaynağı. Öyle ki, çevreci kişilerin ve kuruluşların eylemleriyle sık sık medyada kendisine yer buluyor. Bu insanlar neden Kazdağları’nı korumaya çalışıyorlar ki? İşleri güçleri yok herhalde, oralarda boş boş vakit geçiriyorlardır diyebilirsiniz. Aslında, hiç de öyle olmadığını konuya göz attığınızda görebilirsiniz çünkü Kazdağları hem dünya hem de biricik ülkemiz için çok önemli bir yere sahip, Türkiye’nin oksijen bakımından en zengin ormanıdır kendisi. Haliyle, tüm coğrafi terimler ele alındığında da en zengin oksijen kaynağı, doğal güzelliği. Yani Kazdağları insanlık için önemli, hem de çok ama çok önemli. Senin için, benim için, bizim için, çocuklarımız hatta torunlarımız için de çok önemli. Onu kaybetme gibi bir aptallık yapma lüksüne sahip değiliz, kaybedemeyiz. Bu doğal harikayı yerinde görerek, sizi de bir Kazdağları sevdalısına dönüştürmek istiyoruz, ciddiyiz.